Selamün aleyküm hocam, namazda imam açıktan okurken ayeti unutur veya hatırlayamazsa hatırlatmamız lazım mı? Bir de rükünlerde yanılırsa ne söylememiz gerekiyor?

Soru: M. Mürsel tarafından yazıldı. Kategori: Soru – Cevap

*******

Ve aleyküm selam kardeşim;

Eğer imam yanılırsa, mesela bir rüknü yapmadan diğer rükne geçme durumu söz konusu ise, geçmeden önce cemaatten biri "Sübhanallah" diyerek hatırlatmada bulunur. Kıraatte takılıp kalır ve namaz caiz olacak kadar okumamışsa, yine fetihte bulunmasında bir mahzur yoktur. Fakat farz edelim ki imam birinci teşehhüde oturmadan kalkmak ister de hayli kalktıktan sonra ayakta durmaya yakın bir vaziyet alırsa, artık "Sübhanallah" demekte bir fayda yoktur. Ama son teşehhüde oturmadan kalkacak olursa, tam ayakta duracak vaziyet alsa bile yine de "Sübhanallah" demelidir. Çünkü son teşehhüd farzdır. [İbn Nüceym, el-Bahru’r-Râiq; Kâsânî, el-Bedâyi']

Namazda kişi, imamdan başkasına fetihte bulunursa namazı bozulur. Meğerki bu kıraatle ilgili olur da fetih maksadıyla değil, sırf tilâvet niyetiyle okursa, o takdirde namazı bozulmaz. [Serahsî, el-Muhit]

Namaz kılan kimse yanılır da namaz kılmayan birisi fetihte bulunur ve o da ona uyarsa namazı bozulur. [Sedîdüddin el-Kâşgarî (v. 705/1305), Münyetü'l-Musallî]

***

İmama fetihte bulunmanın şartları

İmama fetihte bulunmanın bir takım şartları vardır. Fukahadan bazısı bu mevzuda birkaç şart belirlemişlerdir:

a) Fetihte bulunanın bununla fetha niyet etmemesi,

b) İmamın caiz olacak kadar kıraat yapamaması,

c) İmamın kıraatte yanıldıktan veya tutulup kaldıktan hemen sonra, başka bir sûre veya âyete geçmemiş bulunması gibi…

Fakat bu mevzuda en sahih olan tesbit ve fetva, bunların hiç birinin şart olmaması ve yapılan fethin bir mahzur / sakınca taşımamasıdır. Yani belirtilen şartlara uyulmayarak fetih yapılırsa, ne imamın, ne de fetih yapanın namazı bozulur. Sahih kavil budur. [el-Mervezî, el-Kâfî, Hey’et, el-Fetâva’l-Hindiyye, 1, 99]

Ancak muktedinin bu hususta acele etmesi mekruhtur. İmam takılıp kaldığında onun hatırlayabilmesini biraz beklemek uygun olur.

Çoğu âlimlerimize göre, imama hatırlama fırsatı vermeden fetihte bulunmak mekruhtur. Çünkü muktedi bu durumda ihtiyaç olmadığı halde tilâvette bulunmuş sayılır. İmam kıraatte takılıp kaldığında cemaatin fetih yapmasını beklemez, namaz caiz olacak kadar okumuşsa hemen rükû'a gider. Değilse başka bir âyete geçer. Bunun aksi mekruh olur. [el-Mervezî, el-Kâfî]

Kıraatte takılıp kalan imamı namaz dışındaki bir adam fetihte bulunarak uyarırsa, imam ona uymaz. Yine namaz caiz olacak kadar okumuşsa rukûa gider. Değilse başka bir âyete geçer. Aksi halde namazı bozulur. [İbn Nüceym, el-Bahru’r-Râiq; el-Kınye, Eburrecâ]

İmamın yanıldığını hatırlatmak için “Sübhanallah” demek erkeklere mahsustur. Kadınlar ise sağ ellerini sol ellerinin üzerine vurarak ikazda / uyarıda bulunurlar.

Nitekim ya imamı uyarmak ya da gelmekte olan a'mâyı tehlikeden korumak için namazda olan kimse erkek ise “Sübhanallah” der, kadın ise, belirttiğimiz şekilde yapar. Sehl bin Sa'd es-Sâidî (r.a.) diyor ki, Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.)  bu mevzuda şöyle buyurdu:

Namazda önemli bir husus ile karşılaşan kimse, 'Sübhanallah' desin. El çırpmak kadınlara, tesbih de erkeklere mahsustur.” [Ahmed bin Hanbel, Ebû Dâvut ve Nesâiî’nin Sünenleri; Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi, 1, 341-342]

***

İLAVE BİLGİLER

Fetihle ilgili hadisler

Musavver b. Yezîd el-Mâliki'den (r.a.) yapılan rivayet şöyledir:

“Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) namaz kılarken (veya kıldırırken) bir âyeti terketti. Bunun üzerine (namazdan sonra) bir adam:

- "Yâ Rasûlellah, şu ve şu âyeti (atladınız)" dedi. Rasûlullah (s.a.v.) ona: 

"Bana hatırlatsaydın ya..." buyurdu. [Ebû Dâvud, Müsned-i İmam Ahmed]

İbn Ömer’den  (r.anhuma) anlatıyor:

"Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) bir namaz kıldı (veya kıldırdı), kıraatte (okurken) karışıklık meydana  geldiğinden durup kaldı.

Namazı kılıp bitirince babama,

- "Bizimle beraber namaz kıldın mı?" diye sordu. O da,

- "Evet" diye cevap verdi. Nebî sallallahu aleyhi vesellem ona, " (fetihte bulunmana) engel olan ne?" buyurdu. [Ebû Dâvud, Salât] 

***

Fethin mezheplere göre hüküm ve tatbiki

Bu mevzuda gelen hadîslerin ışığında müctehit imamların görüş, tesbit ve istidiâlleri

Hanefilere göre, imam namaz kıldırırken âyeti unutur, veya biraz okuduktan sonra duraklayıp kalır veya tereddüt gösterirse, arkasında namaz kılan kimsenin ona fetihte bulunması caizdir. Ancak o bununla ima­mını irşada niyet eder, tilâvete niyet etmez. Zira imamın arkasında ona uyanların okuması mekruhtur. [el-Cezîrî, el-Fıkhu Ale'l-Mezâhibi'l-Arbaa, 1, 301'den özetlenerek]

İmam takılıp kaldığında ona uyan kimsenin hemen acele fe­tihte bulunmamekruhtur. Çünkü imam bu durumda matlûp olan başka bir sûreye intikal edebilir veya farz miktarı okumuşsa, bek­lemeye gerek görmeden rukûa varabilir.

İmama uyan kimse, kendi imamına değil de başka birine fetihte bulunursa, namazı bozulur. Ancak bu durumda tilâvete niyet edip irşada niyet etmezse, namazı bozulmaz. [el-Cezîrî, a.g.e., 1, 301]

Şâfiîlere göre: İmam kıraat esnasında takılıp kalır ve az bir süre beklerse, o takdirde kendisine uyanlardan birinin fetihte bulunmacı caizdir.

Ama imam takıldığı yerde tereddüt ederse, o takdirde fetih yapıl­maz. Aynı zamanda imama fetihte bulunan kimsenin, bununla sa­dece kıraati kasdetmesi gerekir veya kıraatle birlikte fetihte bulun­mayı kasdetmesi gerekir, sadece fetihte bulunmayı kasdeden veya hiçbir şey kadetmezse, namazı bozulu. [el-Cezîrî, a.g.e., 1, 302]

Hanbelilere göre: İmam kıraat esnasında durup kalır veya yanlış okursa, ona uyan kimsenin fetihte bulunması vaciptir. Çünkü namaz ancak kıraatle sahih olur; imamın kıraatte duraklayıp kalması veya Fâtiha'yı yan­lış okuması, namazın sıhhatine mâni olur. O bakımdan cemaatten birinin fetihte bulunması gerekir. İmamından başka birine fetihte bulunması, o kimse ister namaz içinde olsun, ister dışında olsun, mekruhtur. Fakat namazı hükümsüz bırakmaz, çünkü yaptığı fetih namaz içinde meşrû bir sözdür. [el-Cezîrî, a.g.e., 1, 302]

Mâlikîlere göre imama fetihte bulunmak namazı bozmaz. Ancak me'mûmun kendi imamına fetihte bulunması meşrûdür, o da imam kıraat esna­sında durup kalır ve tereddüt ederse, fetih caizdir. Sadece durakla­yıp kalır ama tereddüt etmezse, o takdirde fetihte bulunmak mekruhtur. İmamın Fâtiha’da tereddüt etmesinden dolayı fetih vâcip olur; zamm-ı sûrede tereddüt etmesinden dolayı fetihte bulunmak sünnettir. Eğer okumakta olduğu sûreyi tamamlamak üzere ise, fetih­te bulunmak menduptur. İmamından başkasına -ister o başkası namazda bulunsun, ister namaz dışında olsun- fetihte bulunmak na­mazı bozar. [el-Cezîrî, a.g.e., 1, 302]

Go to top