Nazardan korunmak için ne yapmalı, nazar değmişse kurtulmak için neler yapılmalı? İsim mahfuz

*******

Dilerseniz meseleyi biraz geniş bir şekilde ele alalım. Öncelikle "nazar" ne demektir, "isâbet-i ayn (göz değmesi)" nedir, onları görelim.

"Nazar"; bakmak, görmek, göz değmek gibi manalara gelen Arapça bir kavram olmakla birlikte, bilindiği üzere Türkçemizde de 'göz değmesi' veya bakmak suretiyle maddî ya da manevî tesir meydana getirmek anlamına da gelmektedir.

Bu manada Arapça'da 'ayn' veya 'isâbetü'l-ayn' tabirleri kullanılmaktadır. Bakmakla ilgisi bulunduğu için, Türkçemiz'de 'nazar' diye meşhur olmuştur. Tabii ki bu, kelimenin mecazî manasıdır; fakat, hakiki anlamıyla da alakası / ilişkisi vardır.

'Nazar' kelimesi, Türkçedeki anlamıyla Kur'an-ı Kerim'de yer almaz. Ancak Kalem suresinin son iki ayetinde ifade edilen muhtevada 'nazar'a işaret vardır. Ayetin iniş sebebinden de bunu anlamaktayız.

İnsana, hayvana ve hatta cansıza da nazar değer. Nazar hastalık yapar, hatta öldürür. Kadınlara ve çocuklara daha çok tesir eder.

Peygamber Efendimizin (s.a.v.) zamanında Esed oğullarından nazarı değen bir kimse var idi. Üç gün bir şey yemez, sonra çadırın bir tarafını kaldırıp oradan geçen bir deveye bakıp, “Bunun gibi bir deve hiç görmedim” der demez, deve yere düşer hastalanırdı. Müşrikler, bu adamı bulup Rasûlullah Efendimizi (s.a.v.) nazarla öldürmesini istediler. Cenab-ı Hak da Efendimizi (s.a.v.) bunun nazarından korumuştur. Bu hususta “Nerede ise kâfirler, seni gözleri ile devireceklerdi” [Kalem suresi, 51] mealindeki âyet inmiştir.

***

Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.), "Ayn (nazar-göz değmesi) haktırgerçektir" [Buharî, Sahih, Tıb, 36] ve "Herhangi bir şey, kaderi değiştirecek olsaydı, bu nazar olurdu" [Müslim, Sahih, Selâm, 42] buyurarak 'nazar'ın, inkârı kabil olmayan bir gerçek olduğunu belirtmişlerdir.

Nazar mevzuu, 'parapsikoloji'nin de konusudur. Ve bu alanda pek çok araştırma da yapılmıştır.

Nazar tehlikesinden korunmak için de, yakalandığımız zaman bu illetten kurtulmak / tedavi olmak için de 'nazar ayeti’nin okunması ya da yazılıp kişinin üstünde taşıması tavsiye edilegelmiştir.

***

Velhasıl 'nazar', göz ve kalp ile bir şeye bakmakla meydana gelir. Sadece göz ile bakma, kalben kötü düşünceler taşımama durumunda nazar değmez, kötü bir durum meydana gelmez. Hatta râbıtayla, kalbî zikirle meşgul olanların da kalplerinde haset-fesat, kötülük-fenalık olmadığından lisânen (dille bir şeyler konuşsalar) söyleseler de, söyledikleri mahz-ı hayr (tamamen iyilik, iyi niyet ve iyi düşünceye bağlı şeyler) olduğundan, bunun da kötü tesiri olmaz.

Kısacası râbıta-i şerife ve zikr-i kalbî (kalp zikri) ile meşgul olanların, bir başka ifadeyle, râbıta ehlinin nazarları isabet etmez, baktıklarında kötü tesir bırakmaz. Zaten onlar, baktıkları-gördükleri güzel şeyler, beğendikleri canlı-cansız yaratıklar karşısında 'mâşâallah’ veya bârakellah' demeyi de ihmâl etmezler. Kişi bunları söylediğinde, baktığı şeye nazarı değmez, kötü tesir bırakmaz.

***

'Nazar'dan / 'isâbet-i ayn'dan, halk deyimiyle 'göz değmesi'nden korunmak için âlimlerimizin, Allah dostlarının, bâhusus sahib-i zaman Üstâzımız Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretlerinin tavsiyesi;

"Nûn ve'l-kalem" suresinin son iki âyetini hastaya 7 (yedi) defa okumaktır. Veya yazılıp su geçmemek şartıyla, üç kat muşambaya (ya da günümüzde en pratik şekliyle muşamba benzeri sentetik maddelerle, mesela geniş naylon koli bantları ile) sararak kişinin üzerinde taşıması kâfidir (yeterlidir). Bu dua ile insan, Allah'ın izniyle her türlü kötü nazardan korunur.

Sözünü ettiğimiz iki ayetin metni:

. وَإِنْ يَكَادُ الَّذِينَ كَفَرُوا لَيُزْلِقُونَكَ بِأَبْصَارِهِمْ لَمَّا سَمِعُوا الذِّكْرَ وَيَقُولُونَ إِنَّهُ لَمَجْنُونٌ . وَمَا هُوَ إِلَّا ذِكْرٌ لِلْعَالَمِينَ

Meali: O inkâr edenler / kâfirler Zikr'i (yani Kur'an'ı) işittikleri zaman, neredeyse seni gözleriyle devirivereceklerdi! Hâlâ da (kin ve hasetlerinden dolayı) 'Muhakkak ki o, bir delidir' derler.' Halbuki o (Kur'an), âlemler için ancak bir zikirdir / nasihattir / öğüttür." [Kalem suresi, 51-52]

Rabbim cümlemizi ve bilcümle Ümmet-i Muhammed'i ve evladını her türlü kem nazardan / kötü niyetli bakışlardan hıfz u himaye ve vikaye buyursun. Amin...

 

 

Go to top