Selamün Aleyküm Hocam,
Hocam kazanç elde etmek için bilgisayar oyunu programlamanın hükmü nedir?
Siteniz çok faydalı oluyor, Allah razı olsun. Allaha emanet olun. Kasif
*******
Ve aleyküm selam.
Bilgisayar oyunu proğramlamanın hükmü, umumi manada oyunla / oyunlarla alakalı hüküm gibidir. İşlenmesi meşru olmayan bir şeyin, yapılması da haliyle gayrimeşrudur. Şartların değişmesiyle netice değişmez, hüküm aynıdır.
Oyunların hükmü ve meselenin detayı
Sadece zaman geçirmek için ortaya bir menfaat / para koymadan oynanan okey ve tavla gibi oyunlar mezhep imamları arasında ittifakla haramdır.
Satranç ise kumar kategorisine girmezse Hanefî ve Mâlikilerce tahrîmen mekruhtur. Hanbelîlere göre haram, Şâfiîlere göre ise, tenzihen mekruh kabul edilir. Bu oyun ister evde, kahvede, ister internette oynansın fark etmez, mekân değişikliği hükmü değiştirmez. Söz konusu “oyun”ları programlamak da aynı hükümlerin çerçevesine girer
Her şeyde olduğu gibi, tabii ki internette yaptığımız işlerin de meşru olmayanlarından elbette ki sorumluyuz. İmkânımızı-vaktimizi-enerjimizi hangi yönde ve nasıl kullanmışsak, mutlaka onun da hesabını vereceğiz. Bunda kimsenin kuşkusu olmamalı…
Oyunlarla ilgili açıklamalar
İmam Hâkim’in (rh.) Müstedrek’inde rivayet ettiği bir hadis-i şerif şöyledir: “Üç şeyin dışında, dünyanın bütün eğlenceleri bâtıldır (boştur – faydasızıdır). Bunlar; yayınla ok atman (vatan-millet ve namus müdafaasıyla ilgili eğitimler), atını eğitmen (antrenman yapman-yaptırman) ve eşinle oynaman / oynaşmandır.” [Bkz. Kenzü’l-Ummâl, Hadis no: 10863]
Nesaî ve Ebu Davud’un (rahımehumallah) rivayet etmiş oldukları benzer bir hadiste de, “Üçü hariç, hiçbir oyun (eğlence) övülmez. Bunlar, kişinin atını eğitmesi, eşiyle oynayıp eğlenmesi, ok ve mızrak atmasıdır” [Bkz. A.g.e, Hadis no: 10862] buyrulmuştur.
Bilindiği üzere kaide olarak “Eşyada aslolan ibâhedir” yani helâl olmasıdır. Dolayısiyle helâl olanlar çoktur, haramlar istisnadır, ârızîdir. Onun için müstesna birkaç oyunun helâl, geriye kalanlarınsa tamamının haram olduğunu da söyleyemeyiz. Fakat yukarıda da belirttiğimiz gibi, kerahetten de uzak değillerdir. Kâmil mü’minlerin ihtiyatlı davranıp, azimet yoluyla ahereket ederek, bu tür oyunları oynamaktan da, o oyunları programlamaktan da uzak durmaları gerekir.
Geçimimizi daha uygun işlerden / kazançlardan temin etmeli, boş zamanları da daha faydalı ve güzel işlerle, hizmet ve ibadetlerle değerlendirmeliyiz. Bu noktada çok dikkatli olmalıyız. Öyle ki, atalarımızın “Bin düşünüp bir adım atmalı” sözü istikametinde hareket etmeliyiz..
Nitekim Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.), “İki nimet vardır ki, insanların çoğu onları değerlendirme hususunda aldanmıştır: Sağlık ve boş zaman” [Buharî, Sahih, Rikâk, 1] buyurarak, insanların sağlık ve boş zamanlarını değerlendirme hususunda aldandığına dikkat çekmişlerdir.
Sonuç olarak, hemen herkese ve bilhassa gençlerimize tavsiyemiz; alışkanlık halini alması muhtemel, hatta muhakkak olan ve zaman israfına da sebep olması açısından satranç ve benzeri bütün oyunlara, kumara dönüşmese bile, bunlara bulaşmamaları, onlardan mümkün mertebe uzak durmalarıdır. Oynanması haram veya mekruh olan bu tür oyunları programlamak, düzenlemek de elbette ki aynı hükme tabidir. Kaçınmak gerekir.
Dilerseniz yazımızı Hz. Büreyde’nin (r.a.) rivayet ettiği bir hadisle noktalayalım:
“Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki, ‘Kim tavla oyunu oynarsa, elini domuz kanına bulamış gibi olur” [Müslim, Sahih, Şi'r, 10, Hadis no: 2260; Ebu Dâvud, Sünen, Edeb 64, Hadis no: 4939] Vakit öldürmeye, boşa zaman geçirmeye matuf diğer bütün oyunları da bu kategoriye dahil edebiliriz.