hocam harama güzel demek küfür müdür.yani burada niyet önemlimidir.mesela bir şarkıya hoşuma gitti manasında güzel dersek ya da iki tane içki var bu diğerinden daha güzel demek küfür mü.yani, burda haramı önemsememek gibi bir niyet yoksa yine küfür olur mu.birde bir kişi sevmediğimiz birini öldürse yada dövse bizde ne güzel olmuş desek ama yaptığının yanlış olduğunu bilerek  hoşuma gitti manasında desek küfür olur mu.bu sorular için kızabilirsiniz belki ama küfre düşme korkusunda hangi kelimeyi kullanacağımı şaşırıyorum.hakkınızı helel edin.Allahu teala hizmetlerinizden dolayı iki cihan saadeti nasip etsin.

 

 

*******

Sevgili kardeşim;

Öncelikle takip etmen gereken en güzel, en isabetli, en sağlam  yolu söyleyelim: Şeriatın güzel görmediği, meşrû / helal kabul etmediği hiçbir şeye hiçbir durumda güzel demeyeceksin. En doğrusu budur. Zira Allah Teala’nın çirkin buyurduğuna senin güzel deme hakkın yok.

Sorduklarınızın tahliline gelince…

1- “harama güzel demek küfür müdür?”

Bir defa her ne suretle olursa olsun, yani haramın haram olduğuna inanarak da olsa, haramı önemsememek gibi bir niyeti olmasa da öyle bir söz kullanmak HARAMdır, GÜNAHtır, Mîzan’da mutlaka hesabı ve AZABI vardır. Bunda bir tereddüt zemini yoktur. Haram olduğunu bilerek, inanarak ve fakat o haramı hafif görmekten ötürü bu sözü söylemek ise, hiç kuşkusuz KÜFÜR’dür, Allah Teala’ya sığınırız. Verdiğiniz misallerin hepsi de aynı kategoriye girer. Ölçü budur, söz ve davranışlarınızı ona göre ayarlayacaksınız.

2- “bir kişi sevmediğimiz birini öldürse yada dövse bizde ne güzel olmuş desek ama yaptığının yanlış olduğunu bilerek hoşuma gitti manasında desek küfür olur mu?”

İslâmî hükümler böyle bir şeye izin vermez. Öldürme de cezalandırma da ahkâm-ı şer’iyye üzere ve otoritenin vereceği kararlarla uygulanır. Eğer önüne gelen kendi hakkını kendi eliyle almaya, dövüp öldürmeye kalkışırsa anarşi olur. Oysa hedef anarşi değil, toplumda huzur ve sükûnun teminidir. Bunun iiçindir ki, yok “kanımı temizledim”, yok “namusumu temizledim” gibi saçmalıklara İslâm izin vermez. Her şeyin bir ölçüsü vardır. Onun canını sen mi verdin ki, lamaya kalkışıyorsun? Öyle veya böyle, mutlaka adalete teslim edeceksin. Kargaşa ve kaosa meydan vermeyeceksin.

Ancak Ahkâm-ı İslâmiyyenin câri ve mer’î olmadığı bir dünyada / yerlerde böyle bir durum olur da, öldürülen veya dövülen kişi de bunu hak etmişse, sizin de illa da bir şey söylemeniz gerekiyorsa, öyle söylemek yerine, atalarımızın “Su testisi su yolunda kırılır” tabirleri anlamında, “müstehakkını bulmuş” denilebilir… Ama dediğiniz gibi, bunu yapanın yanlış ve haksız yere yaptığını bile bile sırf şahsi kininizden dolayı söylüyorsanız, bu tamamen vebâldir, küfür olmasa da günahtır, Mîzan’da mutlaka hesabı sorulur. Hz. Ali (r.a.) Efendimizin hadisesini hatırlayın; almış kâfiri altına, tam boğazlayacak, herif, mübarek yüzüne tükürüyor. Ne yapıyor? Onu öldürmekten vaz geçiyor. Kâfir hayretle neden öldürmediğini sorduğunda, verdiği cevap kıyamete kadar bütün mü’minlere ders olacak mahiyette. Diyor ki:

Biraz önce seni, Allah için öldürecektim. Yüzüme tükürünce, kendi nefsim için öldüreceğimden korktum. Nefsimin isteğine uymamak için vazgeçtim.”

Evet, çok dikkat etmemiz, kinimizi dinimizin yerine ikame etmememiz lazım. Hemen her şeye sadece küfür-iman perspektifinden değil, aynı zaman sevap-günah, rıza-gadap zaviyesinden de bakmayı bilmek gerek…

Tamam mı sevgili kardeşim benim! Sonra da “bu sorular için kızabilirsiniz belki ama küfre düşme korkusunda hangi kelimeyi kullanacağımı şaşırıyorum.hakkınızı helel edin” demişsiniz. Yani haksız mıyım öfkelenmekte, sitem edip serzenişte bulunmakta; bunca açık, pırıl-pırıl parlak bir şeriat caddesi varken, mecbur musunuz hep uçurumun kenarlarında, tehlikeli yerlerde, çıkmaz sokaklarda dolaşmaya..?!

***

Uyarı notumuzu tekrarlayalım:

“Lütfen sorunuzun cevabını öncelikle sitemizin arama bölümünde araştırın, şayet cevap bulamazsanız sorun. Ayrıca anlamsız ve gereksiz sorular sormayın. Zira her iki durum da, musibetlerin en büyüklerinden olan ‘vakit israfı’na yol açmaktadır.” 

 

Go to top