Hocam ahmed kerim ismini koymada bir sakinca varmidir. hulya

*******

Ahmed” ismi üzerinde konuşmak herhalde zait olur. Malumunuz Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) de mübarek isimlerinden biridir. İsim irfanımızda / kültürümüzde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Herhangi bir mahzur söz konusu olmaz.

Kerim” ise Allah Teala’nın Esmâü’l-Hüsnâ’sından biridir.  Her ne kadar bu güzel isimlerin başına mesela “el-Kerîm” gibi lâm-ı târif getirilmeksizin insana da isim olarak kullanılabilir diyenler bulunsa da, güzel olan, önüne “Abd” ekini ilave ederek “Abdülkerim” dememizdir. Yani söz konusu ismin, “Ahmed Abdülkerim” terkibinde konulması hem daha isabetli hem daha hoş ve daha güzel olur.

Meseleyi biraz daha açacak olursak şunları kaydedebiliriz:

Allah Teala'ya ait olan ve sadece Cenab-ı Hakk’ın ilahlığını ifade eden isimler insanlara verilemez. Fakat Allah’ın sıfatları insanlara isim olarak verilebilir. Mesela sizin de sorduğunuz Kerim ve benzeri Halim, Kadir gibi isimleri bebeğe ad olarak vermekte şer’an bir mahzur yoktur. Fakat biraz önce de belirttiğimiz gibi, bu isimlerin başına kul manasına gelen ve Allah’a kul olmaya işaret eden “Abd” kelimesini eklemek daha uygun ve daha güzel olur: Abdülkerim, yani cömert olan Allah’ın kulu; Abdülkadir, yani gücü-kudreti her şeye yeten Allah'ın kulu… Bu isimleri insana ad olarak düşündüğümüzde böyle koymak daha muvafıktır. Abdülkerim, Abdülkadir vb. terkipler, sahiplerine ve işitenlerie en azından Allah'ın kulu olduklarını da hatırlatır. Öyle değil mi?

Kulluk ki, ne büyük şeref! Başta Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) olmak üzere bütün peygamberler (aleyhimüasselâm) kulluklarıyla iftihar etmişlerdir. Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.), “Allah (c.c.) beni kul-peygamber olmakla sultan-peygamber olmak arasında muhayyer bıraktı, ben kul-peygamber olmayı tercih ettim[İmam Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 291] buyurmuşlardır. Bu sebeple, Rasûl-i Ekrem Efendimizin (s.a.v.) sahip olduğu makamların en yücesi abdiyettir denilmiştir.

Go to top