hocam selamün aleyküm. nasılsınız, cenabı allahtan afiyet diliyorum, bir sorum olacaktı, hasbünallâhu ve nimelvekil duasının manası ve faydaları nedir, nerelerde ve hangi durumlarda okunabilir? bunun hatmi var mıdır, varsa kaç defa nasıl okunur, teşekkür ederim. selam ve dua ile.. adnan ali büyükkahraman - istanbul
*******
Ve aleyküm selam kardeşim; teşekkür ederim. Dualarınızın devamını bekler, mukabil hayır dualar ederim.
“HasbünAllâhü ve ni’me’l-Vekîl”in manası: Allah bize yeter; (O), ne güzel Vekil’dir, demek.
Müslümanın Allahu Teala’ya güven ve teslimiyetini gösteren mübarek bir söz. Türkçemizde de malum, öfkelendiğimizde, öfkenin yatıştırılması için başvurduğumuz ilk tedbirdir. Müracaat ettiğimiz ilk ilaç da diyebiliriz.
Bu dua, sıkıntılardan kurtulmak, korku ve endişeleri def etmek için okunabilir. İbn Mürdeveyh (rh.) “Sıkıntılı iken ‘HasbünAllâhü ve ni’me’l-vekîl’ deyiniz”, tavsiyesinde bulunmuştur. Çokça söylenip okunmasında bir mahzur olmaz. Tasavvufî eserlerde günlük okunacak tesbihat içerisinde bu da zikredilmiş ve günlük 100 adet okunması tavsiye edilmiştir.
Hatmiyle alakalı biraz karışık bilgiler var, sadece bununla bitmiyor, daha pek çok şeyler okunması gerekiyor. Havâssı için en güzelini ve en kestirme olanını söyleyeyim ben size… Nakşî yolu Müceddidîn kolu silsilesinin 33’üncü ve son halkasını teşkil eden Üstazımız Süleyman Hilmi Silistrevî (k.s.) hazretleri bunun, “Cünnetü’l-Esmâ” ile okunmasını tavsiye buyuruyorlar. Şöyle ki:
19 defa her birerinin başında Besmele çekerek okunacak, okuma usûlü şu şekilde:
“Bismillâhirranmânirrahıym: Ferdün Hayyun Kayyûmün Hakemün Adlün Kuddûsün HasbünAllâhü ve ni’me’l-vekîl.”
Bunu okuyan kişi, düşmanlarını kendisinden halâs tutmuş (uzaklaştırmış), onların şerrinden kurtulmuş olur.
Hemen her duada olduğu gibi, bunun da mübarek vakitlerde okunması uygun olur. Mesela seher vaktinde, değilse sabah namazından sonra, hatta mümkünse sünneti ile farzı arasında… Veya diğer uygun vakitlerde de okunabilir.
Malumunuz, atamız ve ülû’l-azm peygamberlerden İbrahim aleyhisselâm, ateşe atılmak için mancınığa konulduğunda, Cibrîl aleyhisselâm:
- Bana ihtiyacın var mı, diye sordu. Hz. İbrahim O'na şöyle cevap verdi:
- Sana hayır, ama âlemlerin Rabbine evet! Ardından da,
“HasbünAllâhü ve ni'me’l-vekîl ni'me’l-Mevlâ ve ni'me'n nasıyr” (Allahu Teala, bize yeter, O ne güzel vekildir. Ne güzel Mevlâ ve ne güzel yardımcıdır) dedi, o yakıcı ateş kendisine “serin ve selâmet” oldu. [Enbiya suresi, 69]
Velhasıl, sadedinde olduğumuz bu güzel sözü ilk defa, ateşe atıldığında İbrahim aleyhisselâm söylemiştir.
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) de bu sözü, ‘Müşrikler size karşı toplandılar, korkunuz, başınızın çaresine bakınız’ dediklerinde söylemiştir. Nitekim bu haber Müslümanların imanını arttırmıştı ve onlar hep birlikte; "HasbünAllâhü ve ni'me’l-vekîl (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir)" demişlerdi. [Bkz. Alu İmrân suresi, 173]
Buhârî'nin Abdullah İbn Abbas’tan (r.anhümâ) naklettiği bir başka rivayette Hz. Abdullah şöyle demiştir:
"Ateşe atıldığı zaman İbrahim aleyhisselâm'ın son sözü: "HasbünAllâhü ve ni’me’l-Vekîl (Allah bana yeter, o ne güzel vekil)dir" demek olmuştur.
N e t i c e
Sıkıntıda mı kaldık, derdimiz mi var, korkuya-endişeye mi kapıldık, o halde;
“Hakkıyla-kemaliyle-tamamiyle koruyan, afv u mağfireti, rahmet ve hidâyeti çok olan, her şeye kadir, rahmet edenlerin en merhametlisi olan Cenab-ı Rabbi’l-âlemine sığınmalı ve; “HasbünAllâhü ve ni'me’l-Vekîl ni'me’l-Mevlâ ve ni'me'n Nasıyr” zikrini dilimizden düşürmemeli, gönlümüze nakşetmeliyiz.
İlave bir not:
Her türlü sıkıntıdan kurtulmak için aşağıdaki usûl de tatbik edilebilir.
Necm suresinin “لَيْسَ لَهَا مِن دُونِ اللَّهِ كَاشِفَةٌ Leyse lehaa min dûnillâhi kâşifeh.” [Meali: “Onu (kıyametin vaktini) Allah'tan başka açığa çıkaracak (bilecek) yoktur.” Ayet: 58 ] ayetinin havâssı için de âlimlerimiz, her derde deva için okunabilir demişlerdir. Okuma usûlü ve sayısı için de, şunları söylemişlerdir: “Kişi bunu 70 bin adet okur ve her yüzüncüde ‘Yâ Vehhâbu yâ Vehhâbu yâ Vehhâb! der, ardından da ‘Allâh’ım! Şu ayetin esrâr ve envârı hakkı için şu sıkıntıyı / sıkıntıları (neyse sıkıntın ya da sıkıntıların onları zikredersin) benden gider’ diyerek iltica eder.” Bi-iznillâh sıkıntılarından kurtulur.