Slm aleykum,
Hocam üvey kizla alakali bir soru sormustum. Fakat tam meramimi anltamamisimki cevapda ona göre geldi. Asil ögrenmek istedigim net olarak su: bir erkek, bir kadinla evlenir ve bunun baska erkekden olan akil balig bir kizi var. Bu kiz üvey babasina karsi vücudunun hangi bölgelerini acabilir?
*******
Ve aleyküm selam.
Sevgili kardeşim; sorunun cevabı gayet net, bunda anlaşılamayan taraf ne ola ki? Nitekim bunlar şu iki ayette şöyle açıklanmıştır, deyip maddeler halinde vermişiz mahrem ve nâmahrem sınıfları… Bunlardan birisi de nedir: “aranızdan zifaf geçmiş olan kadınlarınızdan (başka erkekten) doğan üvey kızlarınız. Eğer zifaf geçmemişse onların kızlarını nikâhlamakta size günah yoktur.”
Siz, söz konusu hanımla nikâhlanmış, evlenmişsiniz. Yani aranızda zifaf gerçekleşmiş. Bu durumda onun başka bir erkekten olma kızı senin neyin oluyor?
Üvey kızın değil mi?
Peki o hanımla evlenmemiş olsan, o kızla evlenebilir miydin?
Evet!
Ama onun annesiyle evlendiğine göre, o kız artık senin neyin oluyor?
Nâmehremin değil, mahremin!
Dolayısiyle annesi senin nikâhın altında bulunduğu sürece o kızla evlenemezsin! Öz kızın gibi haramdır/mahremindir. Kızınla olan muamelen neyse, onunla da odur. Yani zinetlerini-zinet yerlerini, bedeninden görünmesi zarurî olan kısımları görmende bir mahzur olmaz. Senin yanında başörtüsüz bulunabilir. Kolları açık vaziyette bulaşığını da yıkayabilir. Ayrıca bunları açıklamaya gerek var mı?
Kısacası bu kız, senin mahremlerin arasına girmiş oluyor. Diğer mahremlerinle olan durumun neyse, bununla da aynı... Onların nerelerini görmende bir sakınca yoksa, haram değilse, bu da öyledir. Meselenin şer’î yönü / fetva ciheti bu olmakla birlikte, takva yönünü de hatırlatmış, bir tehlikeye işaret ederek tedbirli-dikkatli olunmasını tavsiye etmişiz. Öyle değil mi?
Ne demişiz:
“Şehevi bir his uyanma endişesi varsa… onunla olan muamelelerinde dikkatli olman ve hürmet-i musâharaye sebep olabilecek hallerden mutlaka kaçınman gerekir!”
Bu aynen kayın peder ve kayın validenin genç olmaları sebebiyle, hürmet-i musâhara endişesinden dolayı -ihtiyaten- ellerinin öpülmemesinin uygun olacağını hatırlatmak gibi bir ikazdır.
Yani sınırları zorlamamak lazım. Sadece haramlardan-mekruhlardan-şüphelilerden değil, mubahların da fazlasından kaçınmak gerekir. Aksi halde her an için harama düşme tehlikesi vardır!
Bilmem anlatabildim mi?