Selamun aleyküm değerli Hocam nasılsınız? afiyettesinizdir inşallah.

Hocam Şemsettin Yeşil Efendi Ehl-i sünnet midir? Eserlerinden (http://www.yesilhoca.com/eserler.htm) istifade edilebilir mi? Özellikle Füyüzat adlı tefsirinden? Emre Karkar

Fi emanillah.

*******

Ve aleyküm selam. Teşekkür ederim. Sağlık ve afiyetinize duacıyım.

Şemşeddin Yeşil, İmam-Hatip ve İlahiyat menşe’lidir. İstanbul’da muhtelif camilerde imam-hatiplik ve vaizlik yapmıştır. Vaazlarında kadın cemaat ekseriyetteydi. Ehl-i Sünnet dışı Şîî-Râfızî-Caferî’dir. Kürsüden ashab-ı kirama bahusus Hz. Muaviye’ye (r.anhum) ağız dolusu küfürler eden bir sapıktı! Bu sebeple zamanın Diyanet İşleri Başkanı Ahmet Hamdi Akseki’nin talimatı ve İstanbul müftüsü Ömer Nasuhi Bilmen’in (her ikisine de Allah rahmet eylesin) emriyle vaizlik vesikası elinden alınmış, vaazlardan men edilmiştir. Onun bu mevzudaki sapıklıklarına Ö. Nasuhi merhum Ashab-ı Kiram Hakkında Müslümanların Nezih İtikadları isimli eserinde gayet genişçe muknî ve müdellel cevaplar vermiş, açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Samatya’da kurduğu Yüksek Ahlâk Derneği’nde pazar günleri konferanslar vermeye başlamış, bu faaliyetini ölümüne kadar sürdürmüştür.

Keza Hz. Muâviye (r.a.) aleyhtarlığı yaptığı ve Râfizîliği yaydığı iddasıyla Tâhirülmevlevî’nin (Tahir Olgun) İslâm Yolu gazetesinde ve Abdürrahim Zapsu’nun Ehl-i Sünnet mecmuasında reddiye yazıları neşr olunmuştur. Ashab-ı kiramla alakalı detaylı bilgi için bkz.

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/1602-hz-muaviye-oglu-yezid-ve-kerbela-vak-asi.html

http://www.halisece.com/akaid/736-ehl-i-sunnet-ve-l-cemaat.html

Mutasavvıf geçinir, vahdet-i vücudçudur. Üstâzünâ Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretleri, kendisini takibe gelen Şemseddin Yeşil’in iki talebesini hedef alarak Eminönü-Yenicamii’nde vaaz kürsüsünden onun bu sapık yönünü, itikadî bozukluğunu tenkid ve beyan buyurmuşlardır. Yani vahdet-i vücut itikadında olanların her şeyi ilah olarak görmeleri hususunda, ‘Peki bunlar -hâşâ- domuzları ve habâseti (pislikleri) de mi ilah olarak görüyorlar..? Evet evet, öyle görüyorlar… Zira Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’deيَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ Yâ eyyühelleziyne âmenû inneme’l-müşrikûne necesün’ (Ey iman edenler! Müşrikler ancak bir pisliktirler…” Tevbe suresi, 28) buyuruyor. Hiç necaset necaseti görür mü?!’ mealinde veciz izahlarda bulunmuşlardır. Vahdet-i vücut hakkında geniş açıklama için bkz. http://www.halisece.com/akaid/131-qvahdet-i-vucuda-dair-en-kati-hukumq.html

Mûmâileyh filasıl enteresan bir kişiliktir; sürekli grand tuvalet giyinir, başında Pakistan usûlü bir kalpak taşır, öyle dolaşırdı. Söz konusu tefsiri dâhil, kırkı aşkın eseri vardır. Gazeteler çıkartmış, Tahiru’l-Mevlevi ve Abdurrahim Zapsu’ya buralarda cevaplar vermeye çalışmış, zehirini bu cerideleri vasıtasıyla da akıtmayı sürdürmüştür. Sultanahmet’te kendisine ait şeker imalâthanesiyle Beyazıt Sahaflar Çarşısında bir kitapçı dükkânı da vardı.

Hicrî 10 Muharrem 1322 / 27 Mart 1904’te doğdu. 8 Temmuz 1968 günü öldü. Müslümanlar da itikatta ashap (r.anhum) düşmanı Şîî-Râfızî-Câferî, tasavvufta vahdet-i vücutçu bir sapığın idlâllerinden kurtuldu. Ölüsü Silivrikapı Kabristanlığına gömüldü.

Go to top