selamun aleyküm hocam
1-Şeriat de geyrimüslimler İslam devletinde meyhane açıp içki içmeleri serbest mi?
2-bir de hocam günün ilk namazı sabah namazı mıdır yoksa akşam namazı mıdır?
*******
Ve aleyküm selam engin;
Sorularını sırasıyla ele alalım.
(1) “Şeriat de geyrimüslimler İslam devletinde meyhane açıp içki içmeleri serbest mi?”
Hemen şaşkınlığımı ifade edeyim; bu soru da nerden icap etti ki?! Sanki dünyada İslâm devleti var da tek dert orada gayrimüslimlerin ‘meyhane’ açıp içki zıkkımlanmalarına kaldı? Ve sen de orada şeyhulislâm ya da kâdısın..? diyesi geliyor insanın... Fakat bu kadarı aklına geldiğine, geneli ilgilendiren bir mesele de olmadığına göre, eğer senin için çok lüzumlu ise, İslâm hukukiyle alakalı eserleri açar, ilgili kısımlarına bakar, araştırırsın. Öyle değil mi? Biz kâdı değiliz, fetvâ emîni hiç değil. Ama madem sormuşsun, karınca kadrince / vüs’atimiz yettiğince, vaktimizin ve sabrımızın müsaadesince bir nebze de olsa üzerinde durmaya çalışalım.
Bilindiği gibi İslâm tarihi, Asr-ı Saadet döneminden başlayarak, sonun sonun sonuncusu Devlet-i Aliyye-i Osmanî’ye kadar İslâm hukukunun tatbik alanıdır. O bakımdan bu sorunuzun cevabını da Osmanlı düzeni ve tatbikatıyla alakalı eser ve arşivlerde rahatlıkla bulabiliriz. Maamafih mesele, usûl-i fıkıhtaki sedd-i zerâyi’ maddesini yakından ilgilendirmektedir. Dolayısiyle her ne kadar şer’î sistem gayrimüslimlerin meyhane açmalarına ve içip zıkkımlanmalarına izin verse de, kötülüğün yayılmasını önleme maksadıyla buna belli sınırlar çerçevesinde müsaade etmiştir. Tabiri caizse, bataklığın-muzahrafat çukurunun etrafı çevrili, üstü örtülüdür. Çevreye yayılıp taşmasına, ülkenin aslî unsuru olan Müslüman halkı rahatsız edip zarar vermesine izin verilmez. Nitekim Osmanlı’nın, gayrimüslimlere ait ‘Kamu hizmetlerinden faydalanma, çalışma ve sosyal güvenlik hakları” ile ilgili düzenlemelerine baktığımızda şunları görürürüz:
Zimmiler / gayrimüslimler, eğitim, ulaşım, haberleşme, temizlik, sulama, mahkemede hak arama dava açma v.s. gibi umumi müşterek hâcetlerin / ihtiyaçların giderilmesi maksadıyla devlet veya diğer kamu şahs-ı mânevîlerinden yani tüzel kişilerden verilen hizmetlerden faydalanma haklarına sahiptirler.
Osmanlı sisteminde, dinî bazı hassasiyetler ve kamu düzenini sağlamak maksatlı alınan tedbirler mahfuz / saklı kalmak şartıyla, zimmîler herhangi bir sınırlama olmaksızın iş, sanat ve ticaret hayatında faaliyet gösterebilirler. Hatta şâz (azınlık) kalan bazı âlimlerin itirazına rağmen cumhur ulemâ, İslâm tarafından yasaklanan nesne ve işlemlerin, onların dinlerince tasvip edilmesi ve kendi aralarında olması kalması kaydıyla zimmîlere mubah olabileceğini söylemişlerdir. İçki ve meyhane veya mûsiki v.s. kurumları buna misâl teşkil edebilir belki de... Dilimizdeki “Agop’un veya Kirkor’un domuzu ya da meyhanesi”, “Dingo’nun domuz ahırı” gibi tabirlerin / deyimlerin de menşei, azınlık meyhane ve domuz ahırlarıdır.
Yine İslâm devletinde zimmî / gayrimüslim, yaşlı olup çalışamaz hale gelir veya herhangi bir kaza geçirir yahut zengin iken yoksullaşır da dindaşları kendisine sadaka vermeye başlarlarsa, o kimse İslâm memleketinde oturduğu müddetçe vergiden muaf tutulacak ve geçimi devlet hazinesinden sağlanacaktır’ diyerek zimmîlere bir nevi ‘sosyal güvence’ taahhüd edilmesi ta Asr-ı Saadet’ten beri mevcuttur. [Bkz. DİA. Zimmî maddesi; Adalet Terazisi Dergisi, Osmanlı’da Gayrı Müslimler ve Dini Hayatları, başlıklı makale]
(2) “…günün ilk namazı sabah namazı mıdır yoksa akşam namazı mıdır?”
Fıkıh ıstılâhında gün,“nehar-ı şer'î” ve “nehar-ı örfî” diye ikiye kısma ayrılır. Bkz. http://halisece.com/sorulara-cevaplar/2418-zeval-vakti.html
Eğer ‘gün’den kastın nehar-ı örfî ise, günün ilk namazı akşam namazıdır. Şayet bununla muradın nehar-ı şer’î ise, o takdirde günün ilk namazı sabah namazı olur. Maamafih Kur’an-ı Kerim’deki “Namazlara dikkat edin / devam edin, hele orta namaza…” [Bakara suresi, 238] ayet-i celilesindeki “orta namaz”ın ikindi olduğunu ifade eden âlimlerin tefsir ve te’villerine nazaran, şer’î gün’ün esas alındığını görüyor ve bu durumda günün ilk namazının ‘sabah namazı’ olduğunu anlıyoruz.
Bilgi, ilgi ve dikkatinize…