Selamun aleykum hocam, sorum şu; mezheplerden birine göre mekruh olan bir şey diğerine göre nasıl sunnet oluyor? Peygamberimizin sunnetleri tek degilmi, her mezhep icin neden farklı oluyor, bu konuyu nasıl anlamamız ve açıklamamız gerekir? tesekkurler. m nazım varol

*******

Ve aleyküm selam.

Peki, her müçtehidin içtihadı / görüşü aynı olsa, o takdirde “Ümmetimin ihtilâfı rahmettir (onlar için kolaylıktır)”  [el-Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, I, 64; el-Münâvî, Feyzu’l-Kadîr, I, 210-212] hadis-i şerifinin manası-sebebi-hikmeti-esrarı nerde kalacak?

Sünnet hiç tek olur mu? Mesela usûl ilmi penceresinden bakacak olursak, sünnet mefhumu üçe ayrılır:

1- Kavlî,

2- Fiilî,

3- Takrîrî...

Fıkıh ilmine göre de;

a) Müekked

b) Gayr-i müekked v.s. kısımlara ayrılır.

Hatta bazı mezheplerin usûllerinde “vacip” mefhumu olmadığı için, Hanefiîye göre vacip olan bir hüküm, Şâfiî’ye göre sünnet diye tavsif olunmaktadır. Meselâ kurban…

Sadede gelecek olursak…

Mesela, bir mesele hakkında zaman zaman bir değil birkaç hadis / sünnet çıkar karşımıza... Her müçtehit, kendi ilim-anlayış ve istidadına göre bunlardan birine istinad ederek / dayanarak hüküm istinbat eder, ortaya koyar. Ve o hükümlerin her bireri, belli fertler ve cemiyetler tarafından kabul görür. İşte mezhepler, bilindiği üzere bunun en canlı örneğidir.

Kısacası şer’-i şerif, her türlü insanın (medenî-bedevî) ihtiyaçlarına cevap verecek mahiyettedir. Sünnet de edille-i ahkâm-ı şer’iyyenin ikinci müstenidatı / dayanağıdır. Tekrar edecek olursak, bunca sünnetin içerisinden istinbat ettikleri hükümlerde müçtehitler, her bireri farklı nasslara istinad edebilirler. Kaldı ki sarih olmayan aynı nass’tan dahi, farklı müçtehitler değişik hükümler de istinbat edebilirler. En basit misali; Hanefî mezhebi ile Şâfiî mezhebinin abdestte kadına dokunma meselesindeki farklı görüşleri / hükümleri gibi... Arzu edenler, detaylı bilgi için usûl-i fıkha dair eserlere bakabilirler.

Siz de çok merak ediyorsanız, temeliniz de varsa, gene usûl-i fıkha müracaat edersiniz; çalışır, gayret eder, anlamaya çalışırsınız. Yoksa da, İslâmî ilimler noktasından böylesine girift, akademik meseleleri kafaya takmaktan vaz geçer, inanmak ve mezhebinizin mucibince amel etmekle iktifa edersiniz. Bu noktada en sağlıklı yol budur. 

Go to top