Selamün aleyküm hocam. Dünyada günah olan şeyler cennette serbest olacak mı? Burada içki, şarap vb. yasak, cennette şarap ırmaklarından bahsediliyor. O şaraplar nasıl olacak? Ahmet Kenan Emirhanoğlu - Konya

*******

Ve aleyküm selam kardeşim;

Her yönüyle nezih, sadece temiz, iyi ve güzel şeylerin toplandığı bir mekân olan Cennet’te, dünyada günah addedilen şeylerin bulunması söz konusu değildir.

Orada boş bir söz ve günaha sokan bir lâf işitmezler.” [Vâkıa suresi, 25]Orada ne boş bir söz işitirler, ne de bir yalan.” [Nebe’ suresi, 35] ayetleri, Cennet’te, değil günah sayılan fiillerin işlenmesi, günah şeylerden bahsedilmesinin; hatta boş, mânâsız, mâlâyâni sözlerin konuşulmasının bile söz konusu olmadığını açık bir şekilde ifade etmektedir.

Müttakiler, dünyada iken Allahu Teâla’yı görmedikleri halde bu tür fiillerden şiddetle kaçınırken, Cennet’te her an Cenab-ı Rabbi’l-âleminin huzurunda olduklarını müşahede ettikleri halde, dünya hayatında Cenab-ı Hakk’ın gazabını celbeden ve çeşitli kavimlerin helâkine sebep olan bir takım çirkin fiilleri ve bu fiilleri çağrıştıracak şeyleri işlemeleri asla düşünülemez.

***

Cennet ırmakları

Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) hadislerinde Cennet’teki nehirlerden sıkça bahsedilmektedir:

Cennet ırmakları, misk dağlarının yahut da misk tepelerinin altından çıkar.” [Tezkiretü'l-Kurtubî, s. 307, 501]

Ancak burada bahsedilen süt, bal ve şarap dünyadakinden çok farklı, Cennet’e has özellikleriyle yaratılmıştır. Cennet’te bunların her biri tertemiz, lezzet ve rahatlık veren içeceklerdir. Mesela Cennet’te sunulan şarap, dünyadakilere benzememektedir. Cennet ehlini sarhoş etmeyecek, içenlerin şuurunu bulandırmayacaktır. Allahu Teâla’nın Cennet ehli için hazırladığı içecek, “Berraktır, içenlere lezzet verir. O içkide ne sersemletme vardır ne de (içenler) onunla sarhoş olurlar.” [Sâffât suresi, 46-47] ayetleriyle Kur'an-ı Kerim'de tarif edilmektedir.

Ayrıca bu örnekler yani süt, bal ve şaraptan ırmaklar Cennet’te Allah'ın (c.c.) kendilerinden râzı olduğu kullarını bekleyen çok farklı güzelliklerin olabileceğine işaret etmektedir. Süt çabuk bozulan bir besin olmasına rağmen, Cennet’te sütten deniz ve ırmakların olması oradaki nimetlerin kusursuzluğuna dikkat çekici bir örnektir. Cennet ehli dilediği takdirde böyle nimetlerin-manzaraların / görüntülerin yaratılması Allah (c.c.) için çok kolaydır.

Bu nimetler tarif edilirken “ırmak ve deniz ifadelerinin kullanılması da özellikle Cennet’teki bolluğu delalet etmektedir. İnsanlar dünyada bu nimetleri hep sınırlı miktarlarda görürler. Kavanozlarda, cam şişelerde veya farklı ambalajlarda satın aldıkları bu ürünlerin Cennet’te bir kaynak şeklinde karşılarına çıkması; bozulmadan, kirlenmeden, olabilecek en mükemmel lezzette kendilerine bol-bol ikram edilmesi, heyecan verici bir nimet ve güzelliktir.

***

Cennet’teki ırmakların özellikleri

Kur'an-ı Kerim’de de bu ırmakların hususiyetlerinden detaylı olarak bahsedilmektedir:

Müttakilere va‘dolunan Cennet’in durumu şöyledir: İçinde bozulmayan sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenlere lezzet veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır. Orada meyvelerin her çeşidi onlarındır. Rablerinden de bağışlama vardır. Hiç bu, ateşte ebedi kalan ve bağırsaklarını parça-parça edecek kaynar su içirilen kimselerin (Cehennem ehlinin) durumu gibi olur mu?” [Muhammed suresi, 15]

Ayette süt, bal, şarap gibi birkaç nimet örnek olarak verilmiştir. Ancak insanın hoşuna giden herhangi bir nimetin ırmak şeklinde akması, su gibi bol, temiz olması, bozulmadan kalması da mümkün olabilir. Ayrıca Hz. Allah Cennet’te içkilerin kadehlerle sunulduğunu ve bu içkilerden Cennet ehlinin başlarının ağrımayacağını, kendilerinden geçip akıllarının çelinmeyeceğini (sarhoş olmayacaklarını) bildirir. Allahu Teâla bir başka ayet-i celilede;

Onlara, pınardan (doldurulmuş) kadehler dolaştırılır çevrelerinde.” [Saffat suresi, 45] diye buyurmaktadır.

Mü’minler için Cennet’te, “mühürlü / damgalı saf bir içki sunulur. Onun içiminin sonunda misk kokusu vardır. İşte imrenip yarışanlar ancak onda yarışsınlar. Karışımı Tesnîm'dendir (Tesnîm: Cennet’teki çeşmelerden birinin adıdır. Yani bu içecek, en üstün Cennet şarabındandır). Mukarrabûn (zümresinin: manevi mertebe bakımından Allah'a daha yakın olan mübarek taifenin) içecekleri bir kaynaktır o.” [Mutaffifîn suresi, 25-27]

Bu ayetlerde de belirtildiği gibi o içecekler, aynı zamanda güzel kokulara da sahiptirler. Öte yandan Cennet’te denizlerin altında, nehirlerin dibinde bizim hayâl edemediğimiz fevkalâde güzellikler olabilir. 

Allah (c.c.) dileyenin nefes alma problemi olmadan dalmasını, çıplak gözle berrak bir görüntüyle deniz altındaki güzellikleri görmesini mümkün kılabilir. Dünyada ancak belgeseller sayesinde haberdâr olunan denizaltı güzellikleri, Cennet’te mü'minlerin kolaylıkla görebileceği ve çokça zevk alacakları şekilde olabilir.

***

Hûriler ve gılmanlar

Hûriler bir nevi cariye veya hizmetçi gibi Cennetlik olanlara hizmet edecektir. Gılmânlar da böyledir. Dünyadan giden kadınlar ise hizmetçi konumunda olmayacak, erkeğin eşi ve kendisine hizmet edilen mevkiinde olacaktır. Cennet’teki ahvali, oranın şartlarına göre değerlendirmelidir.

Rasûl-i Ekrem (s.a.v.) de Cennet ehlini şu şekilde tasvîr etmektedir:

Cennet ehlinden her birinin iki kadını vardır ki, vücutlarının şeffaflığından baldır kemiklerinin ilikleri etinin üstünden görünür. Ehl-i Cennet arasında ne ihtilâf vardır ne de düşmanlık; gönüller sanki bir gönül, sabah-akşam Allah'ı tesbih ederler.” [Buhârî, Sahih, Bed'ü’l-Halk, 59, Sıfâtü'l-Cenneh]

Şu da muhakkak ki, dünyada iken iman etmiş ve sâliha hanımlar sınıfına girmiş kadınlar, “hûrîler”den de üstündürler. Çünkü onlar bir taraftan şeytanlarıyla, diğer taraftan nefisleriyle mücadele etmek zorundadırlar. Onlar, bu mücadelede galip gelerek, Hakk'ın rızasını kazanmış ve Cennet’e girmeyi hak etmişlerdir. Hûrîler ise kendi amelleri dolayısıyla Cennet’e girmiş değiller. Allahu Teâla onları, diğer nimetler gibi Cennet ehli için yaratmıştır. Fahr-i Kâinat Efendimizin (s.a.v.) aşağıdaki hadisi bunu te’yid etmektedir.

Ümmü Seleme (r.anha)Nebî sallallahu aleyhi vesellem’e bir gün,

- “Yâ Rasûlallah! Dünyadaki kadınlar mı, yoksa Cennet’teki hûrîler mi daha iyidir?” diye sorar. Rasûlullah (s.a.v.);

- “Dünyadaki kadınların üstünlüğü, yüzün astara üstünlüğü gibidir.” diye cevap verir. Ümmü Seleme validemiz,

- “Niçin?” deyince O, şöyle cevap verir:

- “Dünyadaki kadınlar namaz kıldıkları, oruç tuttukları ve birçok ibadetlerde bulundukları için.” [Tabarânî'den naklen, Tefhîmü'l-Kur'ân (Terc.), 6. 81]

HûrilerRahîm-i Zû’l-Cemâl’in Cennet’te bâhusus mü’min erkekler için yarattığı ve dünyalık kadınların emrine verdiği çok özel ve pek güzel Cennet kadınlarıdır. Birçok âyet onlardan bahsetmekte ve onları târif etmektedir.

Go to top