selamun aleyküm hocam size bir soru sora bilir miyim hocam, kıyamet kopunca tüm mahluklar yok edilip tekrar yaratılacak. biz böyle biliyoruz
geçen gün nette birisiyle konuşuyorduk bana dedi ki, dünya yok olmayacak, sadece canlılar ölecek, yer küre hiç yok olmayacak sadece şekli değişecek. bu kişi kafir olmuş mudur hocam
diyorki dünya yok olacak olsaydı insanlar nasıl kabirlerinden çıkacak kabirler yer kürededir.sadece şekli değişecek düzleşecek yoksa dünya hiç bir zaman yok olmayacak diyor
bende dedimki allahü teala hepsini yok edip tekrar yaratmaya kâdirdir yok edip eski haline getirmeye kâdirdir
şöyle diyor: ""Dünya yok olmayacak Öğün sura uflenir bölük bölük gelirsiniz diyor Rabbim. ....geldiğimiz yer Dünya içinden yerle bir olmuş tuz buz olmuş dümdüz zelleden dolayi"" ayetleri delil olarak getiriyor benimde ilmim yok pek cevap veremiyorum dünya yok olacak diye ayet yok diyor mahşerden sonrada yok olurmu kalırmı bilmem diyor
yanlış düşüncesinin değişmesini istiyorum vicdanım rahat değil yardım edermisiniz kaynaklı nasıl cevap veririm mesela, Kasas suresi seksensekizinci ayeti kerimesi ni söyleyince dediki
Burdaki yok oluş sizin dediginiz şekil değil fln diyor
dinden çıkmışmıdır neyapması gerek üzerime düşen sorumluluk nedir hocam
Allaha emanet olun. sedam curburcu - gmail
*******
Ve aleyküm selam.
Takıntılı ve vesveseli kardeşim;
Bakıyorum gene aynı nakaratlara farklı bir isimle devam ediyorsun… ‘Kâfir olmuş mudur, dinden çıkmış mıdır, ne yapması gerek, üzerime düşen sorumluluk nedir? Benim de ilmim yok, pek cevap veremiyorum’ gibi lüzumsuz, saçma sapan cümleler, sorular…
Madem ilmin yok, ne diye öylesi gereksiz münazara ve münakaşalara dalıp vebâl altına giriyorsun? Muhatabına söyle, ‘ben böyle biliyor ve böyle inanıyorum, fazla bilgim yok, bir bilene sor’ diye… Bütün bunlar mâlyâyâni tasnifine girer ve bu tip lüzumsuzluklarla meşgul olanlardan Allah Teala i‘râz eder, bilesin.
Şimdi bu kısa ikazdan sonra gelelim meselenin izahına…
Her şeyin helâk olacağını ifade eden ayetlerde yer alan ‘helâk’ kelimesinin ne manaya geldiği hakkında âlimler arasında farklı görüşler vardır. Mesela;
“Allah’ın zâtından başka herşey helâk olacaktır” [Ksas suresi, 88] ayet-i celilesindeki helâk lafzı şu farklı manalarda idrâk edilmiştir:
1. Helâk, yok olmaktır. Buna göre ayet, Allah Teâla’dan başka her varlığın yok olacağına delâlet etmektedir.
2. Helâk, bir varlığın faydalı olma hususiyetinin kaybolmasıdır. Buna göre ayet, kıyametin kopmasıyla her şey, bütün bütün yok olmamakla beraber, faydalı yönünü kaybedecek, kendisinden beklenen vazifesini yapamaz hale gelecektir. Nitekim Vâris-i Rasûl Üstâzünâ Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretleri, zikri geçen ayetle alakalı olarak şu izahatta bulunmuşlardır:
“Cenab-ı Hakk’ın kulları için hazırladığı şeyi setretmek, dünyadadır. ‘O’nun vechinden (zâtından) başka her şey helâktedir’ [Kasas suresi, 88] Birinci Sûr’da her şey helâk olacak, illâ (ancak) Cemâl-i İlahi’ye bağlı olan Cennet ve ervâh-ı Müslimîn müstenâ… Sadece muvakkat bir an için, in’âmdan mahrum olarak geçecek.” [Erol, Ali, Hatıratım, s. 78]
3. Ayetteki helâktan maksat, Allah’tan (c.c.) başka bütün varlıkların yok olma kabiliyetinde olduğu hakikatidir. Buna göre ayette, bütün varlıkların fiilen yok olacağından ziyade, yoktan var edilmiş özelliği itibariyle tekrar yok olma imkânının var olduğuna işaret edilmiştir. [Bkz. Razî, Mefâtîhu’l-Ğayb, ilgili ayet tefsiri]
Burada ikinci şıkkı tercih edenlerin görüşlerini te'yid eden (güçlendiren) bir delil de, “Gün gelir, yer başka bir yere, gökler de başka göklere çevrilir. Bütün insanlar kabirlerinden kalkıp, tek hâkim olan Allah’ın huzuruna çıkarlar” [İbrahim suresi, 48]ayetidir. Bu ayette yer ve göklerin, eski fonksiyonlarını yitirmekle beraber, yok olmadığı, ancak unsurlarının başka bir şekle girmekle yeni bir konum kazandığına işaret edilmektedir. [Razî, a.g.e. ve ayet tefsiri]
Mücahid, Süfyân-ı Sevrî gibi bazı âlimler (rahmetullahi aleyhim ecmaîn), buradaki helâk mefhumuna tasavvufî bir mânâ yüklemişler ve;
“Allah için olmayan her şey hakikatte yok hükmündedir. Allah için olan herşey de bekaya mazhardır” demişlerdir. [Bkz. İbn Kesîr, ilgili ayet tefsiri]
Hulâsa diyebiliriz ki; ayet ve hadislerde kıyametin tam olarak ne şekilde kopacağı, her şeyin yok olup olmayacağı mevzuu, detaylı bir şekilde açıklanmamıştır. Bu hususta en açık ayetlerden biri bizim yukarıda mealini zikrettiğimiz ayettir. Görüldüğü gibi, âlimler tarafından bu ayet-i kerime de çok değişik şekillerde açıklanmıştır. Bununla beraber İslâm âlimlerinin kabul ettiği umumi kanaate göre, kıyamet yalnız güneş sistemi için değil, bütün varlıklar için söz konusudur. Yukarıda geçtiği üzere, Kur’an-ı Kerim’de kıyamet sahnelerinin yer ve göklerle irtibatlandırılması bunun işaretidir.
S o n u ç
Bunca müfessirin, âlimin, ârifin bile böylesine ihtilâf ettiği, farklı görüşlere sahip bulunduğu tefsirle ilgili bir meselede, söz konusu muhatabınızı o sözlerinden dolayı niçin tekfir edeceksiniz ki? Bir insanı küfürle itham etmek böylesine ucuz mu Allah aşkına! Yapmanız, yapmamız gerekn; basit sebeplerle insanları tekfir değil, onların Müslüman olduklarına delil, emare ve işaret aramaktır.
Sana da tavsiyem; ibini-dibini bilmediğin deryalarda kulaç atmaktan bir an evvel, hatta derhal vaz geçmendir. Yoksa boğlur gidersin de kimselerin haberi olmaz!
Sitedeki mevzu ile ilgili yazıları da lütfen okuyunuz. Tekrar tekrar aynı meselelerle uğraşıp boşa vakit harcamayalım.