Selâmun aleyküm hocam, ben de nakşiyim ama, bu konuda bazı sorularım olacak. tarikatta Nakşibendi müceddidin kolu ve kadiri yolu nedir, siz hangisi üzerindesiniz, bu yollarla ilgili soranlara nasıl bir açıklama yapabiliriz? F. Yıldız Gökçe - Almanya
*******
Ve aleyküm selam kardeşim;
Sorunuzun benzeri, bundan birkaç yıl önce bir başka siteye de gelmiş ve cevaplamış idik. Bazı rötuşlarla o soru ve cevabı aynen nakletmek isterim.
Şöyle:
Bir süal: "Müceddidîn kolunun....." diye yazılarınız var..
Bu mesele ile alakalı bazı farklı gruplar da sormuşlardı: "Hangi kolundansınız" gibi..
Nakşi ve Kadiri olduğumuzu ve şu koldan gibi izahatları nasıl yapabiliriz? Teşekkür ettim şimdiden.. Hayırlı Hizmetler. Hüseyin Yüksel – İzmit
***
Cevabımız: Aynı menba’dan sulanan bir mü’min olarak, gerek sizin sorunuza ve gerekse başkaları tarafından size yöneltilen sorulara, dilerseniz âcizane kendi üzerimden cevap vermiş olayım…
Bendeniz;
İtikaden Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat-Mâtürîdî,
Amelen Hanefî,
Meşreben Nakşî-Müceddidîyim.
Tasavvufî yollar –malumunuz– temelde ikiye ayrılır:
1- Zikr-i hafî,
2- Zikr-i cehrî yolu…
Birincisinin reisi Hz. Sıddîk-ı Ekber radıyallahu an zâtihi’l-athar, öbürününse Hz. Ali kerramellahu vechehu'n-nûrânîdir.
Zikr-i hafî yoluna, Ebu Bekir Sıddık'dan (r.a.) Beyazıd-ı Bestami'ye (k.s.) kadar Sıddîkiyye…
Ondan Abdulhaalık-ı Gucduvânî'ye (k.s.) kadar Beyazıd-ı Bestamî'nin lakabına uygun olarak Tayfûriyye…
Muhammed Bahauddîn Şâh-ı Nakşibend (k.s.) hazretlerine kadar Hâcegâniyye…
Şâh-ı Nakşibend (k.s.) hazretlerinden sonra da Nakşibendiyye denmiştir.
Bundan sonra ise Nakşibendiyye ismi korunarak yanına zamanın büyük mürşitleri'nin de ünvanı ilave edilmiştir. Şöyle ki:
İmâm-ı Rabbânî Müceddid-i Elf-i Sânî Ahmed el-Farukî es-Serhendî (k.s.) zamanından ilâ yevminâ hâzâ / şu içinde bulunduğumuz günümüze kadar Nakşibendiyye-i Müceddiyye olarak anılmıştır. Bu tabii bizim üzerinde bulunduğumuz yoldur / koldur. Başka kollara ayrılan ve başka isimlerle anılanlar da var.
***
Kaadirîlik meselesine gelince…
Biz Kaadirî değiliz.
Neden?
Çünkü Kaadirîlik zikr-i cehrî yoluna istinad eder, bizim yolumuzsa zikr-i hafî yolu...
Ancak şu var; Kaadrî yolunun bazı umdeleri / esasları Nakşî yolu büyüklerine emanet edilmiş ve bu yol içerisinde devam etmektedir. Meselâ bunlardan biri,
- Kaadirî usûlünce yapılan İhlâs hatimleri,
- Bir diğeri de “Evrâd-ı Fethiyye”dir.
Belki tevdi olunan daha başka umdeler de vardır, olabilir; ama benim şu an için hatırıma gelenler bunlar.
Size de hayırlı hizmetler diliyorum, Allah’a emanet olunuz.
Sorunuzla alakalı detaylı bilgi için aşağıdaki linklere de bkz. http://halisece.com/islami-makaleler/334-ilim-amel-ihlas-ve-kulu-allaha-kavusturan-yollar.html
http://www.halisece.com/tasavvuf/359-tasavvufta-kutub-kutbul-aktab-kutb-i-irsad.html
http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/2188-evliya-kutub-ve-gayb-bilgileri.html