Selamün Aleyküm,  Öncelikle film yapımı üzerine ilgilendiğimi ve bu konu hakkında bilgi birikim sahibi olduğumu söyleyeyim. Sizi yormadan kısaca sorumu sorayayım:

- İslami doğruların dışına çıkmadan senaryo yazmak ve bunu filme almak doğru mudur? Konusu itibariyle günlük hayattan olacak senaryolarda tabii ki yanlış olaylara yer verilebiliyor. Mesela sigara ve alkol içilmesi gibi... Bunları övmeyecek, yerecek, doğruyu alt metinde gösterecek ve insanların fikirlerini değiştirebilecek filmler yapabilir miyiz? Yapabilirsek neler tavsiye edersiniz?  

- İkinci sorum da aynı şekilde günlük hayatı konu alan hikayeler yazıp bunları yayınlayabilir miyiz? Yardımlarınız için Allah razı olsun. Hayırlı günler dilerim.

Soru: ali tarafından yazıldı. Kategori: Soru - Cevap

*******

Ve aleyküm selam.

Kısa süreliğine müsaade istedik ama, çalışmalardan fırsat buldukça gene soruları cevaplamaya çalışacağız inşaallah…

Sorularınıza gelince…

1. Dediğiniz gibi, İslâmî doğruların (âdap ve usûlün) dışına çıkmadan senaryo yazmak ve bunu filme almanın bir mahzuru olmaz. Ancak yanlış olaylar, kötü kişi ve haram fiiller tasvir edilmemeli; bunların yanlışlığı-kötülüğü-zararları münasip dille ve dikkat çekici bir üslûpla görüntüsüz bir şekilde anlatılmalıdır. Bu hususlarda detaylı bilgi için lütfen aşağıdaki linke ve o link içindeki yazılara da bkz.

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/3428-senaryo-geregi-bir-kafiri-canlandirmak.html

2. Evet, yukarıda işaret ettiğimiz ölçüler dahilinde, yani kötülükleri bilmeyenlere âdeta bunların yollarını ve yöntemini öğretici, özellikle gençleri özendirici tasvir ve tavzihlerden uzak, tamamen iyi ile kötünün mukayeseli bir anlatımı… Neticede iyinin ve iyiliğin, güzelin ve güzel ahlâkın teessüsü yönünde eserler kaleme almanızda da bir sakınca olmaz. Yazabilir, yayınlayabilirsiniz.

Hayli zor ve bir o kadar da meşakkatli bir işe koyulmuşsunuz. Cenab-ı Hak istikametten ayırmasın, çalışmalarınızda kolaylıklar ihsan eylesin.

Açıklamalarımızı, üslûbunuzdan İslâmî alt yapınızın, donanımınızın sağlam temellere oturduğunu, çevrenizde de ihtiyaç duyduğunuz alan ve meselelerde kendilerine danışabileceğiniz ilim-fikir ve tecrübe sahibi insanların bulunduğunu farzederek yapıyoruz. İnşaallah öyledir, öylesinizdir.

Sürekli kendisini geliştiren, eksiğini-gediğini tamamlayan, bulunduğu noktada donup kalmayan bir insan olmaya gayret etmeniz dileğiyle…

Rabbim (c.c.) cümlemizi rızasından kıl ucu kadar dahi ayırmasın.

Size de hayırlı çalışmalar…

• Önceki
• Sonraki