S.a. hocam Fazilet takviminin 5 ocak 2018 tarihinin arka sayfasında İnsanlarla İyi Geçinmek başlığı altındaki yazıda şöyle bir kutsi hadis meali okudum:

“Ey Âdemoğlu! Siz ancak size ihsan edene verir, size gelene gider, sizinle konuşanla konuşur, size yedirene yedirir ve size ikram edene ikram edersiniz. (Bunları böyle yapmakta) hiç kimsenin diğerine üstünlüğü yoktur. Muhakkak fazîlet, kendisine kötülük edene iyilik yapan, kendisiyle alâkayı kesene giden, dargın duranla yakınlık kurup konuşan, yedirmeyene yediren ve ikram etmeyene ikram eden kimse içindir.

Öyleyse siz onları affedin, dediklerine bakıp dövüşmeye kalkmayın ve mütevâzı olun, insanların ayıplarını örtün ve onlara karşı merhametli olun ki merhamet olunasınız.”

Rica etsem bu kutsi hadisin kaynağını yazabilir misiniz?

Soru: Ertuğrul Danişmend tarafından yazıldı. Kategori: Soru - Cevap

*******

Ve aleyküm selam kardeşim;

Takvimde tarihini kaydettiğiniz yazıyı ben de okudum. Evet, orada kaynak belirtilmemiş. Fakat keşke bize soruncaya kadar bunu takvimi hazırlayan arkadaşlarımıza soruverseydiniz. Onlar sizi mutlaka bilgilendirirlerdi. Maamafih biz de karınca kadrince yardımcı olmaya çalışalım.

Bahis mevzuu hadis-i kudsinin, orada zikredilen muhteviyatıyla bire bir aynı olmamakla beraber benzerini İmam Gazali (k.s.) hazretlerinin hazırlayıp, Cengiz Hocaoğlu’nun yayınladığı 40 Kudsi Hadis isimli eserde, 10. Kudsî Hadis olarak görüyoruz. Aynen şöyle (mealen):

“Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır: ‘Ey insanlar! Size Rabbinizin katından bir nasihat ve kalplerdeki hastalıklar için bir şifa gelmiştir. Öyleyse neden yalnız size iyilik edene iyilikte bulunuyor, sadece size gelene gidiyor, sizinle konuşanla konuşuyor ve yalnız size ikram edene ikramda bulunuyorsunuz?

Hiç kimsenin bir diğerine üstünlüğü yoktur. Mü’minler, ancak Allah'a ve Rasûlü'ne iman eden kimselerdir. Onlar, kendilerine kötülükte bulunana iyilik ederler, gelmeyene giderler, kendilerine vermeyeni affederler, ihanet edene hainlik yapmazlar. Kendilerini terk edenlerle konuşur ve hakaret edenlere ikramda bulunurlar. Şüphesiz ben sizin her yaptığınızdan haberdarım. “Muhakkak ki Allah, ne yaparsanız hakkıyle haberdârdır.”(Nisa suresi, 94)"

Go to top