hocam selamunaleyküm. seferilik bahsinde 4 rekatlık namazların iki kılınması, sünnetlerin de aynı şekilde hiç kısaltılmadan kılınması gerektiğini biliyoruz fakat 'seferilikte sünnet namazları kısaltılmaz fakat kişi bunu isterse kılmayabilir' şeklinde bir bilgi var mıdır? Allah razı olsun
Soru: murat tarafından yazıldı. Kategori: Soru - Cevap
*******
Ve aleyküm selam kardeşim;
Sorduğunuz tarzda, ‘seferilikte sünnet namazları kısaltılmaz fakat kişi bunu isterse kılmayabilir’ diye değil de, “Seferde sünnetler kasr edilmez, şartlar müsaitse olduğu gibi kılınır, değilse terk edilir” diye bilgi vardır. Nitekim İmam Serahsî’nin (rh.) el-Muhît’inde, hazarda olduğu gibi seferde de sünnet namazlardan hiç biri kasredilmez / kısaltılmaz. Çünkü kasr (kısaltma), ancak farz namazlar hakkında câri bir hükümdür, denilmiştir.
Peki, seferde sünnet namaz terk edilebilir mi?
Fukahanın bir kısmına göre, seferde meşakkat olduğundan dört rek'atli farzlar iki rek'at olarak kılınır, sünnet namazlar da terkedilir.
Ancak bu hususta muhtar olan kavil şudur: Yolculukta korku, endişe ve fazla sıkıntı varsa, sünnetler terkedilir; bu durumlar olmadığında kılınması evlâdır / daha iyi olur. [Bkz. el-Fetâvâ’l-Hindiyye, Hey'et, 1, 139]
Yani sefer hâlinde müsait durum varsa, sünnetler terk edilmez, kılınır. Yoksa kılınmaz, terkedilir.
Hanefîlere göre, eğer seferî emniyet içinde bir yerde konaklayıp yerleşmişse, namaz vakitlerine bağlı bulunan sünnetleri de kılar. Ama eğer korku ve kaçma durumunda ise, yani işi acele ve yolculuğuna devam etmek zorunda ise, sünnetleri kılmaz. Muhtar olan görüş de budur. [ed-Dürrü'l-Muhtâr, I, 742]
Fukahanın bu hükümleri Edille-i Şer’iyye-i Asliyye’den Sünnet’e istinat etmektedir. Nitekim Buharî ile Müslim'de İbn Ömer'den (r.anhuma) şöyle dediği rivayet edilmiştir:
"Nebî (s.a.v.) ile beraber bulundum. Seferde nâfile namaz kıldığını görmedim."
Başka bir rivayette de şöyle demiştir: "Rasûlullah (s.a.v.) ile beraber bulundum. O seferde iki rek’atten fazla namaz kılmazdı. Ebu Bekir ile Ömer ve Osman'ın (r.anhum) da böyle yaptıklarını gördüm."
İmam Nevevî (rh.) demiştir ki: "Rasûlullah (s.a.v.) vakit sünnetlerini bineğinin yanında kılmış, İbni Ömer de onu görmemiş olabilir… Belki Nebî (s.a.v.), bazı vakitlerde terk etmenin caiz olabileceği hususunda insanları uyarmak için (de bunu) yapmış olabilir."
Maamafih Rasûl-i Zîşân (s.a.v.) Mekke-i Mükerreme’nin fethedildiği gün kuşluk namazını kılmıştır. Ayrıca sabah namazının iki rek’atını da, (seferde) uyuyakaldıkları ve üzerlerine güneş doğduğu zaman kılmıştır. Sünen sahiplerinin zikrettikleri daha başka hadisler de vardır. Merak edersen araştırır bakarsın.
Velhâsıl fukaha, mutlak nâfilelere kıyas ederek, seferde sıkıntılı haller müstesna, vaziyetin müsait olduğu zamanlarda sünnet namazların aynen kılınmasının müstehap olduğu hükmüne varmışlardır.