Merhaba Halis Hocam,

1-) Daha önce işlenmiş küçük beya büyük günahlara keffâreten kurban kesilebilir mi?

Mesela çok zaman önce hayvana yapılan bir eziyet için kurban kesilebilir mi?

2-) Besmele duasinin önemi ve fazileti hakkinda bilgi rica ediyoruz.

Selam ve dua ile.

******* 

Değerli kardeşim;

(1) Kesilebilir. Tevbe ve istiğfarın yanında kesilen kurbanların da o günahlarımıza keffaret olması ümit edilir. Hatta gelecek / gelmesi muhtemel kaza-bela ve musibetlere mâni olması için de Allah rızası için kurban / kurbanlar kesilebilr.

Kurban kesmek, bilidiğiniz üzere ilk insanla beraber başlamıştır. Hz. Adem’in çocukları Allah için kurban kesmişlerdi, ama birisinin niyeti halis olmadığı için onun kurbanı kabul edilmemişti. Kardeşinin kurbanı ise kabul edilmişti. Diğeri de onu kıskanmış ve öldürmüştü. Bu hadiseyi bize Kurân-ı Kerim şöyle haber verir:

“(Rasûlüm) onlara, Adem'in iki oğlunun haberini gerçek olarak anlat: Hani birer kurban takdim etmişlerdi de birisinden kabul edilmiş, diğerinden ise kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen kardeş, kıskançlık yüzünden), ‘Andolsun seni öldüreceğim’ dedi. Diğeri de ‘Allah ancak takva sahiplerinden kabul eder’ dedi (ve ekledi:) ‘Andolsun ki sen, öldürmek için bana elini uzatsan (bile) ben sana, öldürmek için el uzatacak değilim. Ben, alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım. Ben istiyorum ki, sen, hem benim günahımı hem de kendi günahını yüklenip ateşe atılacaklardan olasın; zalimlerin cezası işte budur." [Mâide suresi, 5/27-29]

Buradan hareketle kurbanda aslolanın, Allah rızası için kesme olduğunu da anlıyoruz.

Ve yine Hac suresinde Rabbimiz (c.c.): “Kurbanlarınızın etleri ya da kanları Allah’a ulaşmaz, ama sizin takvanız Allah’a ulaşır” [22/37] buyuruyor.

Görülüyor ki, kurban kesmekten asıl maksad;  kulun Allah’a olan takvasını ortaya koyması, Onun rızasına nailiyettir. Bunun manası, Allah Teala isterse, en değerli malımızı dahi O’nun yoluna feda edebiliriz, demektir. Tıpkı Hz. İbrahim’in İsmail’i (aleyhimesselâm) kurban etmeye karar vermesi gibi, gerekirse bizim de canımızı dahi kurban edebileceğimizi göstermektir.

Bir bakıma da kurban; malperestlik duygusunu kırmak, Allah’ın rızası karşısında her şeyimizden geçebileceğimizi göstermek anlamına gelir.

Bunun dışında Kurân-ı Kerim’de pek çok yerde çeşitli vesilelerle önceki peygamberlere emredilen kurbanlardan, hacda kesilecek kurbanlardan söz edilir. Bütün şeriatlerde kurban vardır. Nihayet Kevser Suresi’nde ise Rasûlullah Efendimize (s.a.v.) hitap edilerek onun ve ümmetinin kurban kesmesi emredilir. Sevgili Peygamberimiz de Medine’de sürekli kurban kesmiş ve hacda ise, ömr-ü saadetlerinin her bir senesi için bir kurban olmak üzere, atmış üç kurbanı bizzat mübarek elleriyle kesmişti.

Velhasıl, vacip olanın dışında nafile olarak, imkanlarımız nisbetinde zaman zaman kurban kesmemiz pîranımız tarafından da tavsiye edilen bir usûldür.

(2) Besmele hakkında sitemizde “Besmele-i şerife, Müslümanın hayatındaki yeri ve önemi” başlıklı makalemize bkz. http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/597-halis-ece.html 

Bilmukabele selam ve dualar…

• Önceki
• Sonraki