Selamun Aleyküm Hocam bir sorum olacak Cennet hayatı ile ilgili şimdi Cennet hayatında her istediğimiz olacak ya şimdi benim bir Gezegenim olsun istiyorum ve o Gezegende insanlar olsun zaman yine 24 saat olsun Açlık ve Susuzluk olmasın Ölümde olmasın insanlar hiç yaşlanmasın ama sonra bunları Değiştirebilicem ordaki özellikleri değiştirebilicem falan yani ama tabikide Cennet Hayatınıda eksik etmicem yani bir isteğim olucak peki sizce Yüce Allah (C.C) bunu kabul eder mi Yeni bir gezegen istesem Kabul edip yapar mı madem Cennette her istediğim olucak buda olur diye düşünüyorum Şimdiden Teşekkür Ederim
Soru: Kral88 tarafından yazıldı. Kategori: Soru - Cevap
*******
Ve aleyküm selam kardeşim;
Hayallerinle ilgili âcizane mülâhazam ve tavsiyem;
Öncelikle yapman gereken, aklını başına toplayıp, bu gibi hayâllerle meşgul olmak yerine, Cennet’e girebilme, Cenab-ı Hakk’ın rızâsını kazanabilmenin yollarını araştırmak ve bu uğurda gayret sarf etmek olmalıdır.
Hâlik-ı zû’l-Celâl olan Rabbimizin rahmet ve re’fetinden ümidini kesme, zira hudutsuzdur-sınırsızdır. Dilediğine dilediği gibi verir. Sen O’na kul olamaya-olabilmeye bak. Azabından da sakın emin olma; çünkü çok elîmdir, pek çetindir, acıdır, acıklıdır!
…Ve şunu bil; O, her şeye kadirdir. Hülyalara dalmana gerek yok. Bir şeyin yaratılması, sadece O’nun ‘ol’ demesine bağlıdır, unutma! Yeter ki sen O’nun rızâsını tahsil edebilmeye bak!
Rızâ-i ilahinin ise nerede, nasıl, hangi amelde olduğu da gizlidir, bunu da unutma! Her daim iman, ihlâs, istikamet, itaat, salih ameller, tesbih-tahmid-tehlil, zikr u fikr üzere olmaya, hayr u hasenatta bulunmaya, Allah yolunda koşturmaya, hizmet etmeye azami gayreti göster. Ta ki ölüm sana gelinceye kadar…
O düşündüklerin, senin işin değil. Senin işin ve yapman gereken, bizim biraz önce anlatmaya çalıştıklarımızdır.
Dikkat edelim; şeytan ve nefs-i emmâre, sanki Cennet'i garantilemişiz ve böyle bir şey mümkünmüş gibi bu düşüncelerle bizi oyalamaya çalışır. Yanılıp aldanmayalım, kanıp tuzağa düşmeyelim. Bilakis Mevlâmızın verdiği nimetlere mukabil, ne kadar şükredebiliyoruz! Kulluğumuz ne durumda! Biz bunları düşünelim.
Her şey bitti, kapağı Cennet’e attın da tek gezegen sıkıntın mı kaldı, demezler mi insana! Oysa hakiki mü’minler, kâmil iman sahipleri kulluklarını ne Cennet sevgisi-sevdası ve oradaki nimetleri için, ne de Cehennem azabı korkusundan dolayı yaparlar. Râbiatü’l-Adeviyye’nin (k.sırruha) bu husustaki sözlerini hatırla… Onların tek hedefi vardır; Allahu Teâla’nın rızası… Zira Allah’tan küçücük bir rıza, o düşündüklerinden kaaat be-kat üstündür, yücedir. Her ne kadar bugün anlayıp idrâk edemesek de, ahirette bunun böyle olduğunu göreceğiz hiç şüphesiz. Buyuruyor ki Mevlâmız:
“Rableri onlara rahmetini, rızâsını (hoşnutluğunu), onlara içlerinde tükenmez ve ebedî bir naîm (ni'met) bulunan Cennetleri müjdeler.” [Tevbe suresi, 21]
Bundan büyük müjde olur mu?
Ama bu müjdeye muhatap olanlar kimler, hangi vasıflara / hasletlere sahip olan mü’minler? İşte orası mühim… Onu da şöyle açıklıyor yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim:
“Mü'min erkekler de, mü'min kadınlar da birbirinin velîleri (dostları ve yardımcıları)dır. Bunlar (insanlara) iyiliği emrederler, (onları) kötülükten vaz geçirmeye çalışırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler, Allah’a ve Rasûlüne itaat ederler. İşte bunları Allah, yarın rahmeti ile bağışlayacaktır. Çünkü Allah azîzdir (va'd ve vaîdini yerine getirmekten hiç bir şey Onu acze düşüremez), hakîmdir (her şey'i yerli yerinde, hikmetle yapandır).” [Tevbe suresi, 71]
Madem ebedî ve sermedî saadet ve selameti istiyoruz, aklımıza gelen her nimete sahip olmayı arzuluyoruz, o halde bu ayet-i celilede beyan edilen mü’minlerin vasıflarına da sahip olmalıyız. Yoksa düşüncelerimiz, isteklerimiz ham hayâl olmaktan öte geçmez.
***
Ayrıca aşağıda yer alan ayet-i kerime ve hadis-i şerif meallerinde de beyan edildiği üzere Cennet’te insana acı, elem ve hüzün verecek hiçbir husus olmayacaktır. İnsanın fıtratında bulunan menfî hissiyat sökülüp atılacaktır. Hal böyle olunca, Cennet’te elem, keder, kin, haset… gibi duygular da bulunmayacaktır.
“…size orada canınızın çektiği vardır ve size orada ne isteseniz vardır.”[Fussılet suresi, 31]
“Onlar nefislerinin arzuladığı (sayısız nimet) içinde ebedî kalıcıdırlar.” [Enbiya suresi, 102]
“Derler ki: Bizden hüznü giderip yok eden Allah'a hamdolsun; şüphesiz Rabbimiz, gerçekten bağışlayandır, şükrü kabul edendir.”[Fatır suresi, 34]
“Eğer nasip olur da Cennet’e girer ve 'Kızıl yakuttan bir beygire bineyim' dersen, binersin. 'Uçayım!..' dersen uçarsın.” [Gümüşhanevî, Râmûzu’l-Ehadis, 1, 149/5]
“Allahu Teâla Hazretleri buyurdu ki: Ben Azıymuşşân, sâlih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve insanın hayâl ve hatırından hiç geçmeyen nimetler hazırladım.” [Bkz. Buhari, Müslim, Tirmizi]
“Onlar şöyle diyecekler: Biz ebedîleriz, asla helâk olmayız, biz mes’ûd / mutlu kişileriz, asla kederlenmeyiz...” [Tirmizî, bkz. Büyük Hadis Külliyatı, 5, 409/10099]
“Orada hiçbir dert ve tehlike yoktur...” [Gümüşhanevî, a.g.e., 1, 170/1]
Ayrıca bkz.
http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/1146-cennette-her-istedigimiz-olucak-mi.html