Bir yerde şöyle bir yazı okudum, işin doğrusu böyle midir?
"...Meselâ, Cengiz müslüman değildi, putperestti. Çocukları da İslâm alemini perişan ettiler. O zaman o ismi değiştirecek. Niye ben bir gayrimüslimin ismini taşıyayım? O ismi değiştirmesi lâzım!.. "
*******
Öncelikle hatırlatmak isterim: “es-Selâmu kable’l-kelâm”… Bir hadis-i Nebevîdir malumunuz. Umarım sizinkisi bir nisyan eseridir.
Bir yerde okudun! Nerde okudun? Buraya onları kopyalayıncaya kadar, menşeini de koyabilirdin. Öyle değil mi sevgili kardeşim?
Her ne ise…
Evvela Cengiz isminin anlamına, müsemmasının kim olduğuna bir bakalım.
Cengiz; Moğol İmparatorluğu’nun kurucusu olan meşhur kan dökücü, zâlim ve gaddar Han’ın adıdır. Cengiz Han’ın asıl adı Timuçin’dir. Moğolcada “Çing” sıfatının çoğulu olarak, güçlü, kuvvetli anlamındadır. Ayrıca sert ve haşin huylu, gönlü yumuşamaz manalarına da geldiği ifade edilmiştir. Mesela Türkçemizdeki “Cengiz yasası” tabiri de, şiddete dayanan kanun anlamında bir terkiptir. İslâm ülkelerine düzenlediği seferlerle acımasızca Müslümanları katletti… İslâm medeniyetine, ilim ve irfan müktesebatına büyük ölçüde tahribat verdi. Bir Müslüman olarak çocuğumuza bu ismi vermeyi düşünürken, bütün bunları bilmemiz ve işlediği cinayetlerin farkında olmamız gerekir diye düşünüyorum.
Yukarda bir yerden iktibas ettiğin o sözler/ikazlar doğru ve yerindedir, isabetlidir.
Bir defa Cengiz Müslüman değildi. Ordular topladı, Müslümanlara saldırdı, İslâm diyarının altını üstüne getirdi! Cengiz'in çocukları tâ Bağdat'a kadar geldiler, hilâfeti mahvettiler. Müslümanları kesip biçtiler, koskoca Dicle nehri günlerce kıpkırmızı kan aktı!..
Müslümanların kütüphanelerine saldırdılar, bütün kitapları nehre attılar... Dicle uzun bir müddet simsiyah mürekkep aktı... Şuurlu bir Müslüman olarak kalkıp, onca İslâm ve Müslüman adı varken, çocuğuna isim olarak nasıl Cengiz ya da Hülâgu adını koyabileceksin... Yani onlar gibi kan dökücü, kesici-biçici olmasını mı istiyeceksin çocuğunun?..
İsim olarak verdiğimiz lafzın manası kötü de olmayabilir… Ama tedai ettirdiği/çağrıştırdığı mânâya da bakmak gerekir. Öyle değil mi?
Çocuklarımıza mânâsı da çağrıştırdığı anlamı da hoş olan bir isim koymak muvafık olur!.. Çocuğunuzun ismini güzel yapın, buyuruyor Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.)... Yâni, çocuğun babası üzerindeki hakkı bu... Yarın çocuk babaya, ‘Sen benim hakkımı çiğnemişsin, niye bana böyle kötü ya da kötülerin ismini koydun?’ diye sorabilecek. Bahis mevzuu hadîs-i şeriften o anlaşılıyor. Böyle bir muahazeyle karşılaşmamak için çocuklarımızın isimleri üzerinde hassasiyetle durmamız lazım.
Ola ki hoş olmayan bir isim koymuşsak, yapmamız gereken, Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) sünnetine uyup hemen onu değiştirme yoluna gitmemizdir. Bilirsiniz, gerek o gerekse onun varisleri, beğenmedikleri, hoş görmedikleri isimleri iyi ve güzel olanlarıyla değiştirirlerdi.