SELAMUN ALEYKÜM

sizlere bir kaç sorum olacaktı.

1-bir şeyin haramlığı kanıtlanıncaya kadar helal kabul edilir kaidesi et için helalliği kanıtlanıncaya kadar haram kabul edilir diye birşey okudum.peki biz et konusunda hüsnüzan edemezmiyiz.Peygamberimizin (SAV) bu besmele ile kesilmiş olduğundan emin olmadan eti yediği ile ilgili hadis var.bu konuda nasıl davranmalıyız.

2-anneler günü kutlamak o gün annemize hediye almak günah mıdır.

3-sakal ile ilgili cumhuru ulemaya göre sakalı kazımak haram, bir numara bile bıraksak haramlıktan kurtarıyormuşuz.böyle birşey var mı. engin

*******

Ve aleyküm selam.

1- Mukallit bir Müslüman olarak her meselede olduğu gibi, bu meselenin de nasslara bağlı içtihadî yönleriyle değil, fıkhî açıdan belirlenmiş umdelerine (müçtehitlerin görüşlerine) göre hareket edebiliriz, etmeliyiz, etmelisiniz. Hâsılı; haramlardan, mekruhlardan, şüphelilerden kaçınmalı; helâl olduğunda şüphe bulunmayanlara yönelmelisiniz. Bunun için de yapmanız gereken; onun bunun ne dediği değil, gıdalarınızla alakalı hususlarda et olsun başka şeyler olsun, imkân ve vüs’atiniz nisbetinde sağlam ve sağlıklı araştırmalar yapmaktır. Öyle söylentiler, belli kaideler ve yuvarlak laflar arkasına sığınmak değildir. Bu mevzu ile ilgili detaylı bilgi için bkz. http://www.mollacami.net/soru-ve-cevaplar-604.html

http://halisece.com/sorulara-cevaplar/1084-kuruyolum-erpilic-tavuk-hk.html

http://halisece.com/sorulara-cevaplar/1398-yemekteki-zulmet-besmele-kuruyolum-tavuk.html

2- Günahtır, bid’attir; çünkü Batı’dan ithal uydurma bir âdettir. Müslüman, annesine-babasına senenin bir gününde değil, her gününde aynı hassasiyeti göstermelidir. Bid’atin her türlüsü sapıklıktır, sünnete zıttır, onun nururun söndürüp yerine kendi zulmetini ikame eder. Bk.

http://halisece.com/sorulara-cevaplar/1188-dogum-gunu-evlilik-gunu.html

http://halisece.com/islami-yazilar-ve-makeleler/335-gayr-i-muslimlerin-orf-ve-adetlerine-uymanin-vebali.html

http://halisece.com/islami-yazilar-ve-makeleler/487-sunnete-uymak-bidatlerden-kacinmak.html

3- Sakal bırakmak, esas itibariyle sünnettir. Sünnetin de hüdâ değil, zevâid kısmındandır. Hiç sakal bırakmamış bir kimsenin tıraş olması bu sünneti ihmâldir. Bunun hükmü de haramla değil, kerahatle ifade edilir. Şayet sakalı bırakır da sonra keser ise, bu kerahet, katmerleşerek haram hükmünü alabilir; çünkü bu durum, kişinin niyetine göre sünneti hor görme ihtimali taşıyabilir. İçtimai zaruret durumları müstesna… Yoksa mutlak manada sakalı tıraş haram olsa, bırakmanın da farz veya vacip olması gerekir. Hükme medâr olacak noktayı iyi tesbit etmek gerekir. Maamafih pek çok farklı görüşler vardır. Kişi, mezhebine-meşrebine göre bir yol takip edebilir.

Ve yine unutmamak gerekir ki; bu husustaki hükümler nasslara değil, içtihatlara müstenittir. İçtihadî hükümler de filasıl kat’î değil, zannîdirler; aleıtlak bütün Müslümanları aynı şekilde bağlamaz. Bu ön bilgiler ışığında sakalla ilgili detaylı bilgi için şu linkteki cevabi yazımızı dikkatle okuyunuz: http://halisece.com/sorulara-cevaplar/1543-sakalin-ve-tiras-olmanin-hukmu.html

• Önceki
• Sonraki