Selamun aleyküm değerli hocam. İnternette sıkça rastladığımız Aliyyü’l Kadr Sîğası'nın kaynağı nedir? Sahih hadis midir?

Aliyyü’l Kadr Sîğası (Salavat)

“Allahümme Salli Ve Sellim Ve Barik Ala Seyyidina Muhammedin Nebiyyil Ümmiy ElHabibil Alil Kadri El Azimil Cahi Ve Ala Alihi Ve Sahbi.”

“Ey Allâh-ım! Yeri, kıymeti, Yüksek olan Efendimiz Ümmî Sevgilimiz Muhammed (Sallallâhu Aleyh-i ve Sellem)’e ve O’nun âl’ine ve ashâbına, salât-ü selâm eyle.”

Fazileti:

Her kim ki bu salavatı Cuma geceleri bir kere dahi okusa, son nefeste mezara inerken Resulullah (Sallallâhu Aleyh-i ve Sellem) onu karşılar. Dünyanın neresinde gömülürse gömülsün lahdine Resulullah (Sallallâhu Aleyh-i ve Sellem) indirir. Cuma geceleri bu salavatı bir kere dahi olsa okumayı adet haline getirelim. Cuma Gecesi Okunacak Salavat (3 kere)

Aliyyül Kadr Siğası (Salavat) cuma gecesi okumanın çok fazileti var. En az üç kez veya 100 defa okunur.

Her gece on kez okunur (cuma günü dışında diğer günler).

Resullah (Sallallâhu Aleyh-i ve Sellem) onu mezarında karşılar, onun ruhaniyeti gelir.

İmam-ı Suyuti (Rahimallâhü) demiş ki: “Bir kerede devam etse olur.”

Emre Karkar – Gmail

*******

Ve aleyküm selam kardeşim;

Bahis mevzuu salavâtın kaynağı Ehl-i Sünnet âlim ve mutasavvıflarının eserleridir. Mesela senin kopyaladığın yazının sonunda İmam Süyûtî’nin (rh.) ismi zikredilmektedir ki, doğrudur ve bu zât, Ehl-i Sünnet âlimlerinin büyüklerindendir. Uyanık halde iken, pek çok defa Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sohbetlerine mazhar olmuştur. Sahih hadisleri diğer sözlerden ve mevzûattan ayrıştıran çok değerli bir muhakkiktir. Keza Ahmed es-Sâvî (k.s.) hazretlerinin el-Esrâru’r-Rabbâniyye’sinin 52’nci sayfasında, Yusuf en-Nebhanî’nin (k.s.) Efdalü’s-Salavât adlı eserinde de (Salât no: 56, sh.  98-99) bu salavât mezkürdür. Ayrıca söz konusu eserlerde bu salavâtların faydaları, esrar ve hikmetleri de anlatılmıştır. Merak edenler oralara müracaat edebilirler.

Hâsılı, bu ve benzeri pek çok salavât-ı şerife vardır. Mesela Delâilü’l-Hayrat isimli vird, salavât-ı şerifelerden mürekkeptir. Dolayısiyle aspirin gibidir, reçeteye gerek yoktur; yani okumak için herhangi bir izne tâbi değildir.

Ama unutmamak lazım;

Bâtın erbabı, maneviyat ehli mü’minler, üstazlarının izni olmadan öyle her gördükleri, duydukları şeyleri okumazlar. Nitekim Tarikat-ı Aliyye-i Nekşibendiyye-i Müceddidîn kolu silsilesinin 33’üncü ve sonuncu halkasını temsil eden Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) hazretleri, ‘Ben hayatımda izinsiz bir dua bile okumadım’ buyurmuşlardır. Bu da bize örnek ve rehber olmalıdır.

Kısacası her şeyde olduğu gibi dinde, ibadet ve tâatte, zikir ve tefekkürde de ifrat ve tefritten uzak, mûtedil bir yol takip etmelidir.

Meselenin daha iyi anlaşılabilmesi için lütfen aşağıdaki linklere de mutlaka bkz.

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/2393-esmaul-husna.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/1735-belli-vakitlerde-salavat-okumayi-vird-edinmek.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/800-delail-i-hayrat-kitabi.html

http://www.halisece.com/islami-makaleler/373-okunan-salat-u-selamlara-meleklerin-verdigi-mujde.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/2504-kisi-salavat-i-serifeye-devam-ederse.html

Go to top